27 Ocak 2016 Çarşamba

İşçinin Primlerinin İşveren Tarafından Ödenmemesi...


Soru: Sigortalı bir işçi primi ödenmiyorsa bundan sorumlu mudur yada nasıl zorlukla karşılaşır?

Cevap: İşverenin işçisinin sigortaya giriş bildirgesini verip, aylık hizmet bildirimi ile primini tahakkuk ettirerek ödememesi işçinin sigortalılıktan doğan haklarını kullanmasını engellemez. Bu durum, kurum ile işveren arasındaki bir sorundur. Buna rağmen SGK emeklilik başvurusunda bulunan sigortalının işveren tarafından primlerinin ödenmediği ve kurumun da tahsilat yapmadığı, bu nedenle prim ödeme koşulu oluşmadığı gerekçesiyle talebini reddettiği usulsüz uygulamalar görülmüştür. Fakat Yargıtay 21. Hukuk Dairesi, Sosyal Güvenlik Kurumu'nun işverenden her zaman primleri tahsil edebileceğinden, işverenden primlerin henüz tahsil edilmemiş olmasının sigortalıya aylık bağlanmasına engel olmadığına hükmetmiştir. Kısaca primlerin ödenmemesinin işçiye bir zararı yoktur.

Hasan Volkan ÇEVİK Mali Müşavir

11 Ocak 2016 Pazartesi

İnşaat İşlerinde Asgari İşçilik Tutarı Nasıl Hesaplanır?



Soru: Arkadaşlar merhaba, İnşaat muhasebesinden tamamen uzağım. 1.550.000 kdv hariç matrahı olan bir hakedişin asgari ücretten sgk masrafını hesaplamam gerekiyor. Bununla ilgili bilgiye ihtiyacım var. Az araştırayım dedim sanırım m2sini ve inşaatın süresini de öğrenmem gerekiyor. Başka hangi verilere ihtiyacım var acaba? 6,75 gibi bir oranda okudum.

Cevap : Öncelikle burada verilen cevap kapsamlı bir cevap olmayıp konunun anlaşılabilmesi için temel bilgilere yer verilmeye çalışılmıştır. Hesaplama yaparken yanlış yapmamak adına konu hakkında deneyimli birinden yardım almanızda fayda var.

Yapılan her işin bir asgari işçilik oranı vardır. Özel bina inşaatlarında yapı ruhsatında yazan metre kare toplamı, ihaleli taahhüt işlerinde ise kdv hariç toplam hakediş tutarı esas alınır. Sizin ilk önce yaptığınız işin ne olduğu tam olarak bilmeniz gerekir.

Ondan sonra Maliye ve Bayındırlık ve İskân Bakanlıklarınca müştereken tespit ve ilan edilecek bina metrekare normal inşaat maliyet bedelleri ile yapı ruhsatında yazan toplam metre karenin çarpılması sonucu asgari işçiliğe esas tutarı bulursunuz.

Özel bina işlerinde işçilik oranı % 9'dur (*) fakat müfettiş incelemesi istemeksizin işçilik tutarını ödemek istediğinizde faturalı ödemeler dikkate alınmaz ve bunun yerine bu işçilik oranından % 25 indirim yapılır. Sonuçta sizin dikkate almanız gereken indirim düşüldükten sonraki oranda % 6,75 olur. Asgari işçiliğe esas tutar ile bu oranın çarpımı size SGK'na bildirilmesi gereken asgari işçilik tutarını verecektir.

SGK'na bildirdiğiniz çalıştırdığınız işçilere ait toplam sigorta matrahı ile bulduğunuz bu rakamı karşılaştırdığınızda eğer eksik işçilik ödemesi yapmışsanız fark işçilik olarak bunu SGK'na ödersiniz.

İhaleli taahhüt işinde ise durum biraz daha farklıdır. Çünkü taahhüt işlerinde yaptığınız işin türüne göre farklı asgari işçilik oranları ile karşılabilirsiniz. Örneğin tadilat işi yaptığınızı ve asgari işçilik oranının da % 15 olduğunu düşünelim. Yine yukarıda yazdığım gibi müfettiş incelemesi istemeksizin asgari işçilik oranının tespit edilmesini istediğinizde faturalı ödemeleriniz dikkate alınmaz ve bu orandan % 25 indirilir. Sonuçta bu iş ile ilgili asgari işçilik oranının indirim düşüldükten sonraki hali % 11,25 olur. Toplam kesmiş olduğunuz KDV hariç hakediş bedelini bu oran ile çarptığınızda SGK'na bildirmeniz gereken işçilik oranını bulmuş olursunuz. Bu iş için çalıştırdığınız işçilerin sigorta matrahı, hesaplanandan az ise fark işçilik tutarı olarak ödersiniz.


Her işin farklı bir asgari işçilik oranı vardır. Bunu unutmadan ilk önce ne iş yaptığınızı açıklığa kavuşturup ondan sonra bu hesaplamalara girişmeniz doğru olur. SGK’nun sayfasından asgari işçilik oranlarının tam listesine ulaşabilirsiniz. Ayrıca özellikli bir durum da özel bina inşaatlarında inşaatın ne zaman bittiğinin de dikkate alınacak metre kare birim maliyetlerine etkisi vardır. Yapımına başlandığı yıl tamamlanmayan, daha sonraki yıllarda tamamlanan inşaatların maliyeti hesaplanırken, bitirildiği yıldan bir önceki yılın birim maliyet bedeli üzerinden hesaplama yapılmaktadır. 

Hasan Volkan ÇEVİK
Mali Müşavir


(*) Özel bina inşaatlarında işçilik oranları, betonarme karkas inşaatlarda % 9, prefabrike yapılarda % 7, tünel kalıp sistemi ile yapılan inşaatlarda % 7, Çevre düzenlemesi dahil tünel kalıp sistemiyle yapılan inşaatlarda %7,30 ve yığma bina inşaatlarda ise % 12 olarak belirlenmiştir (SGK, Tebliğ, Ek-1 liste).

7 Ocak 2016 Perşembe

Mali Müşavirlik Kontenjanları Dondurulacak...!!!



Maliye Bakanı Naci AĞBAL ile Türmob başkanı Nail SANLI dün bir araya geldikleri toplantının ardından mali müşavir kontenjanlarının dondurulacağını ifade ettiler.

Yeni katılan meslek mensubu sayısındaki fazlalık ile meslek mensubu sayısı günden güne artmakta ve bu durum vergi mükellefi sayısının azalması yada aynı kalması nedeniyle muhasebe mesleğinde haksız rekabete yol açan en önemli unsurlardan biri olarak dikkat çekmektedir. 

İşte tam da bu yüzden Muhasebe mesleğinin daha saygın ve kaliteli bir meslek haline gelebilmesi ve mesleği icra eden meslek mensuplarının refah ve gelir düzeyinin artırılarak, devletin gelir toplamadaki en büyük yardımcılarından olan mali müşavirlerin hak ettiği saygınlığa kavuşabilmesi için, Maliye Bakanlığı ile Türmob bir protokol imzalayarak konu ile ilgili yasal düzenlemelerin yapılması için ilk adımı atmış oldular.

İzlenecek yol haritası ise şöyle olacak;

1- 31.12.2016 tarihinden itibaren Staja Başlama ve Mesleki Yeterlilik sınavları yapılmayacak.

2- 01.01.2017 yılından itibaren sadece hukuk alanında eğitim veren "Hukuk Fakülteleri" gibi sadece muhasebe ve yan dalları konusunda eğitim veren "Muhasebe Fakülteleri" açılarak, mesleğe sadece bu bölümden mezun olanların alınması sağlanacak... 

3- Muhasebe fakültelerinden mezun olanların 1 yıllık pratik eğitimden oluşan staj sürelerini tamamlamalarının ardından girecekleri yeterlilik sınavında başarılı olmalarının ardından mali müşavir olmaya hak kazanabilecekler...

Buraya kadar yazdıklarımın tamamı bir hayal ürününden ibarettir. Ne Maliye Bakanı'nın ne de Türmob başkanının mesleğin saygınlığını artırmak için bu yada buna benzer bir çalışması bulunmamaktadır. 

Konu bugün okuduğum bir gazete haberinin ardından aklıma geldi ve bunun gerekli yasal düzenlemeleri yapmak kaydı ile mesleğimize uygulanabilirliğinin olduğunu ortaya koymak istedim.

Okuduğum gazete haberinde Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, "Tıp fakültelerindeki kontenjanlarda 12 binlere çıktık. Bu 12 bin olarak devam ederse 2023'ten sonra hızla hekim fazlasına döner gibi bir fotoğraf oluşacak. 1 Ocak'ta YÖK Başkanımızla görüştük. Tıp fakültesi kontenjanlarını şimdi donduruyoruz. Yavaş yavaş da aşağı çekmeye başlayacağız" diyordu.

Yani Sağlık Bakanı hekim fazlası oluşturup sonra işsiz hekimler ordusu oluşturmak istemediklerini belirtiyordu ve bu öngörüsünü 2023 yılı sonrasına bir önlem olarak açıklayıp ona göre hareket etmeye çalışıyordu. Yöntemin doğruluğu yada yanlışlığını tartışmıyorum sadece bir bakanlığın kendini ilgilendiren bir uzmanlık alanında yaklaşık 10 yıl sonrasını öngörerek ama doğru ama yanlış bir önlem almaya çalışmasından bahsediyorum.

Peki bizim mesleğimizde durum nasıl? Geleceğe yönelik, mesleğimizin ve meslektaşımızın daha iyi bir konuma gelmesi için yapılan bir öngörü ya da çalışma var mı? Maalesef yok. Yazımın başında hayal ürünü olarak adlandırdığım "yasal düzenlemeler" yapılamayacak işler mi? Böyle bir çalışma mesleğimizi gerçekten de daha iyi bir yere taşımaz mı? Böyle bir çalışma geçmişin "gel ne olursan ol gel" mantığına sünger çekip bundan sonrası için bir milat oluşturmaz mı?

Peki bunu yapamadınız diyelim...! Bunu mesleği yapmak isteyenlere haksızlık olarak nitelendirdiniz ya da böyle olursa odalar ve Türmob'un gelir kaynaklarının tükeneceğinden hareketle reddettiniz. O zaman hali hazırdaki meslek mensuplarının refah düzeylerinin artırılması için çalışmalar yapmaya ne dersiniz? Mesela;

1- Azalan asgari ücret tarifesi yerine artış gösteren bir asgari ücret tarifesi yayınlanması için çaba gösterebilirsiniz.

2- Daha uygulanabilir ve dişe dokunur ücretlerden oluşan bir asgari ücret tarifesi yayınlanması için çaba gösterebilirsiniz. 

3- Bütün meslek mensuplarının en az asgari ücret tarifesine riayet etmesi ve asgari ücret altında iş almasının önlenmesi için çaba gösterebilirsiniz.

4- Bağımlı çalışan meslek mensupları için günün koşullarına uygun ve mesleğimize yakışır bir taban ücret belirlenmesi için çaba gösterebilirsiniz.

5- Kaçak muhasebe bürolarını ya da bir şirkette çalışırken dışardan defter tutan mesleğin yüz karalarını tespit edip en büyük haksız rekabet olgusunun ortadan kalkması için çaba gösterebilirsiniz.

6- Yada hiç bir şey yapmayıp; orada burada toplantılarda dostlar alışverişte görsün deyip aldığınız yeni elbiselerinizle fotoğraf çektirmeye devam edebilirsiniz. Ne de olsa; ne olsa yapan, eleştirmeyen, sorgulamayan, çözüm önerileri sunmayan ve meslek için çalışan yerine ideolojisini savunanı destekleyen  ve dert yanmaktan hoşlanıp anca sızlanan bir meslek camiamız var.

Hal böyle iken böyle çalışmalar yapılmasını beklemek de, yazının başında hayali olarak yazdığım düzenlemeler gibi bir hayal olmaktan öteye gidemiyor maalesef ama ne yapalım herkesin olduğu gibi bizim de hayallerimiz var. Nasıl ki ufacık bir çocuğun hayali bir oyuncak ise bizim hayalimiz de bu işte...

Dilerim bir gün meslektaşlarımızın içinden mesleğin geleceğini kendi geleceğinden önde gören birileri çıkar. Dilerim bir gün meslektaşlarımızın tamamı mesleğin geleceğini en az kendi gelecekleri kadar önde görebilirler. Çünkü mesleğin geleceğini düşünen bir birey kendi geleceğini de kurtarmış demektir. Haydi hep beraber 10 yıl, 20 yıl, 30 yıl ... 100 yıl sonrasının mesleki planlarını yapmaya...

Hasan Volkan ÇEVİK
Mali Müşavir


Sağlık Bakanı Mehmet Mehmet Müezzinoğlu'nun sözlerine ulaşabileceğiniz gazete haberinin linki; http://www.hurriyet.com.tr/saglik-bakani-muezzinoglu-tip-fakultelerinin-kontenjanlari-dondurulacak-40036376


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...